"Ceza Kanunlarının Zaman Bakımından Uygulanmasında Suçun İşlendiği Zamanın Belirlenmesinde Esas Alınacak Ölçüte İlişkin Bir Değerlendirme
"Ceza Kanunlarının Zaman Bakımından Uygulanmasında Suçun İşlendiği Zamanın Belirlenmesinde Esas Alınacak Ölçüte İlişkin Bir Değerlendirme" başlıklı makalenin özeti aşağıdadır:
**Temel Konu ve Amaç:**
Makale, ceza kanunlarının zaman bakımından uygulanması sorunlarının, özellikle kanunların birbirini izlemesi durumunda ortaya çıktığını belirtmektedir. Bu kuralların uygulanabilmesi için öncelikle fiilin "hangi kanun zamanında işlendiği"nin, yani "suçun ne zaman işlenmiş sayılacağı"nın belirlenmesi gerekmektedir. Çalışmanın amacı, ceza hukukunun temel ilkeleriyle tutarlı olan en doğru ölçütü tespit etmektir.
**Ceza Kanunlarının Zaman Bakımından Uygulanması İlkeleri:**
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 7. maddesi, kanunların birbirini izlemesine ilişkin üç temel hipotez öngörmektedir:
1. **Yeni suç yaratılması:** Aleyhteki kanunun geçmişe uygulanmazlığı ilkesi geçerlidir (TCK m. 7/1, ilk cümle).
2. **Suç öngören normun yürürlükten kaldırılması (suç olmaktan çıkarma):** Lehte olan kanunun geçmişe uygulanabilirliği ilkesi geçerlidir (TCK m. 7/1, devamı). Ancak geçici veya süreli kanunlar bir istisna oluşturur (TCK m. 7/4).
3. **Değişiklik yapan kanunların birbirini izlemesi:** Aleyhte değişiklikler geçmişe yürümez, lehe değişiklikler geçmişe uygulanır (TCK m. 7/2). Lehe kanunun belirlenmesinde, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçlar karşılaştırılır.
Bu ilkelerin temel dayanağı, hukuki güvenliği sağlayan ve kanunilik ilkesinin mantıksal tamamlayıcısı olan **geriye yürümezlik ilkesi**dir (Anayasa m. 38/f. 1).
**Suçun İşlendiği Zamanın Belirlenmesi Sorunu ve Ölçütler:**
Kanunlarda suçun işlendiği zamanın açıkça düzenlenmemesi, özellikle fiilin bir kısmının eski, kalan kısmının yeni kanun zamanında gerçekleşmesi halinde sorun yaratır. Bu sorunun çözümü için öğretide çeşitli ölçütler ileri sürülmüştür:
1. **Davranış Ölçütü:** Suçun, hareketin veya ihmalin gerçekleştiği anda işlenmiş sayılmasını kabul eder.
2. **Sonuç Ölçütü:** Sonucu olan suçlarda sonucun, sırf davranış suçlarında ise davranışı oluşturan son faaliyetin gerçekleştiği anı esas alır.
3. **Karma Ölçüt:** Failin lehine olmasına göre davranışın veya sonucun gerçekleştiği anı esas alır.
**Makalenin Değerlendirmesi ve Sonucu:**
Makale, yapılan değerlendirme sonucunda, kanunların birbirini izlemesi bağlamında **davranış ölçütünün** esas alınması gerektiği kanaatine varmıştır. Bu tespitin gerekçeleri şunlardır:
* **Kanunilik ve Geriye Yürümezlik İlkesiyle Tutarlılık:** Geriye yürümezlik ilkesi, hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik koşullarını korur. Davranış gerçekleştiği anda yürürlükte olmayan bir kanunun, sonucun gerçekleştiği ana doğru geçmişe yürütülmesi, bu temel ilkeleri ihlal eder ve faile davranış anında var olmayan bir suç nedeniyle ceza verilmesi tehlikesini doğurur.
* **Normun Bağlayıcı Etkisi:** Ceza normu, önleyici etkisini failin davranışını gerçekleştirdiği anda gösterir; kişi o anda yürürlükte olan kurala göre hareket eder.
* **Aleyhte Uygulamayı Önleme:** Davranış ölçütünün benimsenmesi, yasamanın değişen değerlendirmelerinin kişi aleyhine geçmişe dönük olarak uygulanmasını ve fail hakkında daha ağır bir cezanın uygulanmasını önler.
Bu sonucun, ceza hukukunun temel ilkeleriyle en uyumlu çözüm olduğu ve birey için hukuk güvenliğini sağlayan asgari teminat niteliği taşıdığı vurgulanmıştır. Ancak bu ölçütün, yalnızca kanunların birbirini izlemesi yönünden söz konusu olduğu ve ceza hukukunun tüm kurumları (zamanaşımı, af, isnat vb.) bakımından geçerli genel bir ölçüt olmadığı da ifade edilmiştir.