Tutuklama kararına karşı hangi mahkemeye itiraz edileceği sorusunun cevabı, tutuklama kararını veren mahkemeye göre değişmektedir.

Bu konudaki yasal düzenleme, CMK md. 268'tir. Belirtilen düzenlemenin 3. fıkrasının b ve c bendinde şu düzenleme mevcuttur:

b)(Değişik:8/7/2021-7331/24 md.)Sulh ceza hâkimliğinin tutuklama ve adli kontrole ilişkin verdiği kararlara karşı yapılan itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulunduğu asliye ceza mahkemesi hâkimine aittir. İtirazı incelemeye yetkili mercilerin farklı olduğu hâllerde, itirazların gecikmeksizin incelenmesi amacıyla, kararına itiraz edilen sulh ceza hâkimliği tarafından gerekli tedbirler alınır. Sulh ceza hâkimliği işleri, asliye ceza hâkimi tarafından görülüyorsa itirazı inceleme yetkisi ağır ceza mahkemesi başkanına aittir.

c) Asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine ve bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi, o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye; son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir.

Düzenlemede görüldüğü üzere, sulh ceza hakimliği tarafından verilen tutuklama kararın karşı asliye ceza mahkemelerine, asliye ceza mahkemesince verilen tutuklama ve/veya tutuk halinin devamı yönündeki kararlara karşı ağır ceza mahkemesine, ağır ceza mahkemesi tarafından verilen tutuklama ve/veya tutukluluk halinin devamı yönündeki karara karşı bir numara sonraki ağır ceza mahkemesine itiraz edilir. Ayrıksı durumlar, BAM ve Yargıtay'ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalar ile ilgili itiraz usulü, madde metninde açıkça belirtilmiştir.

Bir kişi, soruşturma aşamasında sulh ceza mahkemesince tutuklanabilir, asliye ceza mahkemesinde yargılaması açılırken (tensiple) veya devam eder iken tutuklanabilir veya tutuklu olarak asliye ceza mahkemesinde duruşmaya çıkar ve asliye ceza mahkemesi tutukluluk halinin devamı yönünde karar verebilir, aynı durum ağır ceza mahkemeleri için de geçerli olup bir kişi ağır ceza mahkemesinde dava açılırken tutuklanabilir, duruşmalar devam ederken veya hükümle beraber tutuklanabilir veya hakkında tutuk hali devamı kararı verilebilir. İşte yukarıda belirtilen CMK hükmü, tüm bu ihtimaller dahilinde hangi makamlara itiraz edileceğini açıkça ve hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde belirtmiştir.